Uluslararası Küresel Güvenlik Konferansı Gerçekleştirildi
Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ), Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) başta olmak üzere, 9 ülkeden farklı düşünce kuruluşlarının işbirliği ve katılımıyla düzenlenen Uluslararası Küresel Güvenlik Konferansı “Ulus Devletler ve Kırılgan Ulusötecilik” temasıyla gerçekleştirildi.
Konferansta konuşan HKÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ahmet Keser, Suriye ve Libya’dan sonra, kuzeye de sıçrayan ve Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte yeni bir boyut kazanan güvenlik meselelerine, uluslararası ve farklı perspektiflerden bakış açılarını görme imkânı sunacak olan konferansın, hem akademik literatüre hem de politika yapıcıların vizyonuna katkı sağlayacağını söyledi.
Uluslararası Küresel Güvenlik Konferansı, 2021 yılında Hasan Kalyoncu Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve birincisi “Uluslararası Anayurt Güvenliği Konferansı” konseptiyle farklı ülkelerden önemli akademisyenlerin katılımıyla icra edilen uluslararası konferans serisinin ikincisi oldu.
Koordinatörlüğünü İZÜ Öğretim Üyesi Dr. Murat Aslan’ın yaptığı konferans, uzaktan erişim yoluyla yürütüldü. Dört panel halinde gerçekleştirilen konferansta; Visualization of the Global Resilience (Küresel Dayanıklılığın Görüntülenmesi), Visiting Past Adapting the New in the New Security Agenda (Yeni Güvenlik Gündeminde Eskileri İnceleyerek, Yeniyi Adapte Etmek), Strategy-Making for Multilayered and Multilateral Security (Çok Katmanlı ve Çok Taraflı Güvenlik için Strateji Geliştirmek) ve Regionalism’s Scattered Structure (Bölgeselleşmenin Dağınık Yapısı) konuları tartışıldı.
HKÜ, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ahmet Keser, Afganistan-Suriye-Libya- Ukrayna zincirinde, çok katmanlı ve çok taraflı yeni tip savaşların, Asimetrik harpten, Asimatris (Asimetrik Ötesi) bir harbe doğru değişen karakteri konusunu örnekleriyle analiz ederek, gelinen noktada vekalet savaşlarının, bir tür hibrit yapı içerisinde, matruşka çatışmalarla karakterize olduğunu belirtti. Matruşkaların en alttan üste doğru ilk katmanında yerel güç ile bir başka yerel gücün; bir üst katmanda bir askeri şirketle, yerel veya bölgesel gücün; üçüncü katmanda bir bölgesel güçle alttaki yerel veya üstteki küresel gücün ve en üst katmanda ise küresel güçlerin vekiller vasıtasıyla çatışmayı sürdürdüğü kaotik, çok katmanlı ve çok taraflı, asimetrik ötesi bir matris (matrix) karmaşası içerisinde bazen örtük, bazen de açık çatışma ve savaşlara ev sahipliği yaptığını ifade eden Doç. Dr. Keser şunları söyledi: “Üstelik bu yeni matris yapıda, sosyal medya üzerinden yürütülen haber akışı, istihbarat, propaganda ve kamu diplomasisi faaliyetlerinin doğasını değiştirerek onları da dijitalleştirmiştir. İnsansız hava, kara ve deniz araçlarının ön plana çıktığı son nesil savaşlar ekonomiyi, ekonomik faktörleri ve daha da önemlisi göç olgusuyla birlikte bizatihi insanın kendisini (göçmenler olarak) silah haline getirmiştir. Bu yeni tip asimatris savaşın galip olanını ise kaostan, kozmoz yaratmayı başarabilecek, demografik yapısını ve ekonomisini bozmadan, ve hatta güçlendirerek veya en az hasarla kurtarabilecek olan ülkeler ve politika yapıcıları belirleyecektir” dedi.