İnşaat mühendisleri işsizlik, düşük ücret, yetersiz özlük hakları, güvencesiz çalışma ve hayat pahalılığına isyan etti:
“Boşuna mı okuduk!”
“Mühendisliğin değersizleştirilmesi ülkemizin geleceğini karartıyor”
“Ülkemiz için elimizi taşın altına koymaktan çekinmeyeceğiz”
İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi tarafından düzenlenen basın açıklamasında bir araya gelen inşaat mühendisleri, son yıllarda giderek görmezden gelinen ve yok sayılan meslek ve mesleki haklar için seslerini yükselterek, “Boşuna mı okuduk!” diye haykırdılar.
İMO Gaziantep Şubesi, mesleki saygınlığı korumak ve üyelerin hak ve çıkarlarını geliştirmek amacıyla verdiği mücadeleye bir yenisini daha ekledi. İMO Gaziantep Şube Başkanı Burkay Güçyetmez, çok sayıda üyenin de katıldığı basın açıklaması ile işsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik ve özlük hakları ile ilgili sorunlara dikkat çekti.
MÜHENDİSLER HAK ETTİĞİ DEĞERİ GÖRMÜYOR
Başkan Burkay Güçyetmez basın açıklamasında, Cumhuriyet’in kuruluşunda ülkemizin ilerlemesi, sanayileşmesi, kalkınması ve kentleşmesi gibi temel süreçlerde oldukça önemli roller üstlenmiş olan inşaat mühendislerinin bugün hak ettiği değeri görmediğini söyledi. Güçyetmez, “Meslek alanlarımızda yaşanan tahribat meslektaşlarımızın hak ve yetkilerinin budanması, mesleki itibarımızın sıfırlanması, düşük ücretler, güvencesiz çalışma, işsizlik, umutsuzluk ve gelecek kaygısı bir dizi doğal sonucu tetiklemiş durumdadır. Bu tabloya, ülkemizin yaşamakta olduğu ağır ekonomik krizin sonuçları da eklendiğinde kredi kartlarına bağımlı, borç batağı içerisinde, zamlar ve enflasyonun ağır yükü altındaki kötü koşullar ortaya çıkmaktadır” dedi.
ODAMIZIN YETKİLERİ BUDANIYOR
İMO’nun kamu kurumu niteliğinde Anayasal bir meslek kuruluşu olduğunu belirten Başkan Güçyetmez, Oda’nın mesleki denetim ve asgari ücret belirleme gibi birçok kamusal yetkilerinin elinden alınmasına tepki gösterdi. Güçyetmez, “Geçtiğimiz aylarda TMMOB’nin asgari ücret belirleyemeyeceğine yönelik ortaya çıkan mahkeme kararları hem meslektaşlarımız hem de toplum ve kamu nezdinde bir dizi yeni olumsuz sonuçları ortaya çıkaracaktır. İçerisinde bulunduğumuz mesleki, ekonomik ve toplumsal koşullar bizlere ‘boşuna mı okuduk’ sorusunu sordurmaktadır. Üzülerek görüyoruz ki, bugün geldiğimiz nokta hem bizler için hem halkımız için daha da zor koşullara davet çıkarıyor. İşsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik, özlük hakları bizlerin hala en öncelikli sorunları olmaya devam ediyor” diye açıklamada bulundu.
GENÇ BEYİNLER YURT DIŞINA KAÇIYOR
Başkan Güçyetmez, yönetim kurulu üyelerinin yanında çok sayıda inşaat mühendisinin de katıldığı basın açıklamasında şunları söyledi: “Kamusal yatırımların ortadan kalkması, rant hırsının bilim ve tekniğin önüne geçmesi, sermayenin ihtiyaçlarının halkın ihtiyaçlarının önünde tutulması nedeniyle mesleğimiz sistematik olarak değersizleştiriliyor. Bir dönemin en gözdesi olarak görülen mesleklerimiz, bugün diplomalı işsizliğin, güvencesiz bir geleceğin, açlık ve yoksulluk sınırı altında ücretlerle çalışmanın sembolü haline getiriliyor. Bu şartlarda yaşamak hem insanlık hem meslek onurumuzu ayaklar altına alıyor. Genç meslektaşlarımız, kendilerini yetiştiren bu ülkeden, hayatlarından, ailelerinden vazgeçmek zorunda kalıyor. Her yeni günde, onlarca genç, eğitimleri dışında bir alanda çalışmak, daha iyi bir hayat yaşayabilme ihtimaline tutunarak, yurtdışına gidiyor. Gençlerimiz göç ettikçe, ülkemizin geleceğine dair umutlar da tek tek sönüyor.
İŞ YÜKÜ VE RİSKLER ARTIYOR, HAKLAR AZALIYOR
Meslek itibarımız yerle bir edilirken, özlük haklarımız da giderek budanıyor. Gerek kamuda gerek özel sektörde; projelendirme, uygulama ve denetleme işlerini yürüten tüm meslektaşlarımızın koşulları daha da zorlaşıyor. Kamu kurumlarında çalışan meslektaşlarımız düşük ücret, kadro sorunu, özlük haklarının ihlal edilmesi, düşük ek göstergeler gibi birçok sorun ile yüz yüze kalıyor. Güvencesiz-sözleşmeli istihdam modellerine yönelme, atamalarda liyakatin ortadan kalkması ile kamudaki teknik personelin iş yükü artarken, iş riski de giderek büyüyor.
MÜHENDİSLER ASGARİ ÜCRETE ÇALIŞIYOR
Özel sektörde çalışan meslektaşlarımızın çoğunluğu yatırımların durması, projelerin iptal edilmesi, reel sektörün tıkanması gibi sorunlardan doğrudan etkileniyor. Meslektaşlarımızın büyük çoğunluğu asgari ücrete çalışıyor. İş bulamayanlar, meslek dışı alanlarda garsonluk, tezgâhtarlık gibi işlerde çalışmaya mecbur kalıyor. Staj sorunu nedeniyle işe girişlerde ve tecrübe süreçlerinde daha yolun başında çalışma hayatı tıkanıyor. İşsizlik, esnek çalışma, güvencesizlik, sağlıksız çalışma koşulları ve reel ücret kaybı gibi sorunlar özel sektörde çalışan tüm meslektaşlarımızı tehdit ediyor.
RANT VE TALANDAN KORUMAYA ÇALIŞIYORUZ
Geldiğimiz noktada sorunlarımızı tespit ederken, çözümü de hep birlikte, dayanışmayla ve ortak akılla bulabileceğimizi biliyoruz. Bizler; kendi sorunlarımızın dışındaki toplum ve kamuyu ilgilendiren birçok sorunun çözümünde çaba harcıyoruz. Kentlerimizi, doğamızı ve yaşam alanlarımızı rant ve talandan korumaya çalışıyoruz. Kamu zararı doğuracak, toplumun güvenliği ve sağlığını tehlikeye atacak yanlış plan ve projeleri engellemeye, düzeltmeye, değiştirmeye çalışıyoruz. Afetler ile yıkılmayan, dirençli, sağlıklı, güvenli kentlerin inşa edilmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Mesleğimizin toplumsal ve kamusal yönünü unutmadan ısrarla bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
BİLGİ BİRİKİMİMİZİ TOPLUM FAYDASINA SUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Biliyoruz ki, bu ülkenin geleceği, onun için hiç durmadan aklın, bilimin ve tekniğin ışığında fedakârca çalışan mühendislere ihtiyaç duyuyor. Çünkü bizim meslek alanımız, toplumun ortak yaşamının üretimini ve devamlılığını sağlıyor. Bu yüzden biliyoruz ki, meslek itibarımıza, meslek sorunlarımıza ve çözümüne sıkı sıkı tutunmak demek, ülkemizin ve toplumumuzun ortak geleceğine de tutunmak demektir. Bu bilinç ve sorumlulukla hareket ediyor; sorumluk almaktan, ülkemiz ve halkımız için taşın altına elimizi koymaktan çekinmiyoruz. Bilgi birikimlerimizi toplum faydasına sunma yönündeki çabalarımızdan hiç vazgeçmiyoruz. Bizler her zaman bilimi ve tekniği esas alan, kamu yararını savunan, toplum faydasını düşünen tavrımızı korumaya ve büyütmeye devam edeceğiz. Haklarımız ve geleceğimiz için tüm üyelerimizi birlikte mücadeleye davet ediyoruz.
Haydi Mücadeleye!”