Üniversite yıllarında artık bunlar eskidi, yeni teoriler yeni kuramlar lazım nedir bu iktisadi düşünceler tarihi yüz yıl, iki yüz yıl önceki düşüncenin bugün ne anlamı olabilir ki, zaman değişti kanunlar değişti velhasıl insan değişti diyerek dersi yarı kulak dinleyip çıkmak için zamanı beklerdim.
O ders konularından biri olan Rasyonel beklentiler teorisinde; karar vericiler ellerinde ki tüm bilgileri kullanarak karar verirler, geleceğe dönük doğru tahmin yaparlar diyordu, bir başka teori olan Politika Etkisizliği teorisi ise” hükümet tarafından uygulanan iktisat (para) politikalarının ekonominin üretim ve istihdam düzeyi üzerinde her hangi bir etkisinin olmayacağını sadece enflasyonu artıracağını söylüyordu, sadece bu iki teori bile asgari ücret alan işçinin işinin çok zor olduğunu hatta sen hiç düşünme zaten ne yapsakta senin için bi anlamı yok demek istiyor.
Kararı firmalar veriyorsa, hükümetin politikası da etkisizse bu asgari ücretli neyi umut edecek, onun geçimini kim hesap edecek şimdi aylar boyunca ne kadar olacak, yüzde kaç verilecek diye her gün haber yapılarak milyonlar nafile bir bekleyiş içerisine sokulacak.
Ancak şu bilinmelidir ki hükümet politikalarını etkisiz hale getiren asgarî ücrete yapılan artış değil karar verenlerin kendi bilanço hedefleridir. Yapılan artışlardan daha yüksek oranda kar oranı belirleyen menfeattar işverenler ve hatta hükümetinin yüksek harcamaları ve yanlış uygulamalarıdır.
Kayıtdışılığın bu denli yüksek olduğu, fiyat belirlemenin bu kadar rahat bu kadar umarsız olduğu sistemde enflasyon asla asgari ücretin neticesi olamaz.
Durum neyi ortaya çıkarır bekleyip göreceğiz ancak bekleyenemi üzülelim yoksa beklentiye mi onu bilemedim, On yıllar gösteriyor ki değişen sadece zamanmış, ne insan değişmiş ne de insanlık, beklentiler ve menfaatler hep aynı kalmış.
Hepinize saygılar sunuyorum
Not: iktisat okuyanlara tavsiyem dersleri dinleyin arkadaşlar.