Bugün yine içimde aynı sızı, aynı boşluk. Kaç yıl geçerse geçsin, 10 Kasım sabahı kalbimde bir düğümle uyanıyorum. Bugün yine gözyaşlarımı tutamadım.

Nasıl oluyor da bir insan, aradan geçen on yıllara rağmen hâlâ bu kadar derin bir özlemle anılabiliyor?

Cevabı çok basit aslında: Çünkü o sadece bir lider değildi, bir ruhun, bir uyanışın, bir milletin yeniden doğuşunun sembolüydü.

Atatürk’ü düşündükçe içim acıyor; ama o acının içinde tarifsiz bir gurur da var.

Bizi biz yapan değerlere, akla, bilime, özgürlüğe inanan bir önderin evlatları olduğumuzu hatırlamanın gururu.

Bugün yalnızca bir yas günü değil; aynı zamanda bize bıraktığı emaneti daha sıkı sarılma günüdür.

Cumhuriyet’in nefesini içimize çekerken, onun adımlarını duyar gibi olurum sanki — sessizce, ama dimdik.

10 Kasım’lar hüzünle başlar, ama umutla biter. Çünkü biliyoruz ki o aslında hiç gitmedi.

Atatürk, her düşünen akılda, her sorgulayan vicdanda, her özgür kadında, her umutlu çocukta yaşamaya devam ediyor.

Biz ağlarken bile, o gülümseyen gözleriyle “Yolunuza devam edin” der gibi bakıyor bize.

⸻

Bugün kaç kere ağladım bilmiyorum. Her defasında gözlerim dolduğunda, sanki bir kez daha O’nun sesini duydum içimde:

“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacak ama, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”

Ve o anda gözyaşım bir sızıdan değil, minnettarlıktan aktı.

Çünkü biz, O’nun var ettiği geleceğin çocuklarıyız.

Bizi birbirimize bağlayan şey, aynı sevdanın, aynı inancın mirasçıları olmamız.

Atatürk’ü anmak, sadece bir fotoğrafa bakmak, bir dakikalık saygı duruşunda bulunmak değil;

O’nun düşüncesini yaşatmak, O’nun hayalini sürdürmektir.

Kadınların özgürce gülümseyebildiği, çocukların korkmadan soru sorabildiği,

gençlerin fikrini özgürce söyleyebildiği bir ülke için çalışmaktır.

Belki bu yüzden hâlâ içimiz acıyor, belki bu yüzden her 10 Kasım’da aynı noktada kalbimiz titriyor.

Çünkü onu sevmek sadece geçmişe bağlılık değil, geleceğe söz vermektir.

Ve ben her yıl bu sözümü yineliyorum:

Sen rahat uyu Atam…

Biz buradayız.

Cumhuriyet’in kadınları, senin izindeyiz.