2024 yılına bir bakalım dedim sizinle konuşalım dertleşelim dedim…
24 bini aşkın online mecrada yayımlanan 75 milyon haberi analiz eden Online PR Servisi B2Press’in hazırladığı rapora göre, 2024’te dijital basında en çok İsrail-Filistin Savaşı ve seçimler konuşuldu.
En çok konuşulan konuya bakar mısınız senelerdir çözüm bulunamayan sadece izleyip paylaşım yaptığımız tüm dünyanın seyirci kaldığı çocukların ve masum sivillerin katledildiği acımasız soykırım…. Bitmedi devam edelim!
Türkiye’nin gündeminde ise ekonomi, adalet ve deprem var! Burada da yine hiç şaşırmıyoruz tabi ki… Yine çok konuşmuşuz ama sonuç pek değişmemiş gibi görünüyor. 2024'ün sonlarına doğru gelirken asgari ücret açıklandı! Açıklanan ücret kafaları karıştırırken insanları derin düşüncelere itti! Büyükşehirlerde yaşayan insanların geçinmesini geçtim yaşama faaliyetlerini yerine getirebilmesinin imkansız olacağı bir ücret! Para değerinin kalmadığı sıradan bir market alışverişine deste ile para verildiği, barınma gibi temel yaşam ihtiyaçlarının asgari ücretin üzerinde olduğu bir dönemdeyiz. Çok konuşuyoruz evet ama bir yankı var ortamda…
Devam ediyorum şimdi “adalet “ … Adalet den bahsetmişiz masum bebeklerin katledildiği, istismar edilip acımasızca öldürüldüğü, bunu yapan insanların ceza alma süreçlerinin uzunluğu, annenin önüne kesilip atılan gencecik melek kızımızın kafası! İnsanların geldi son nokta bana şunu düşündürüyor adalet, ceza ve hukuk sürecinde yaşadığımız büyük bir kopukluk var. İnsanlar suç işlemekten korkmuyor… Konuşup halledemediğimiz bu konuyu da sonlandırırken diğer konu olan depreme değinmek istiyorum depremin üzerinden seneler geçmesine rağmen Orta hasar az hasar kararsızlığının bir türlü bitmemesi insanların yaşadıkları evlerdeki güven problemleri de henüz çözülmüş değil maalesef! Bir ay az hasarlı olan ev diğer ay orta hasarlı olurken ağır hasarlı evler az hasara çevrilip insanlara kiraya veriliyor...
Tüm bunlar süregelirken insanlarımız ise yeni yıla girerken hala ağaç süslemek yeni yılı kutlamak günah aman dinden çıkarsın gibi psikolojik baskılar yapıp insanları ayrıştırıyorlar…
Bakın güzel olan şeylerden kimseye zarar gelmez sizden ricam 2025 de adalete sevgiye saygıya öz değerlerimize kendimizi onarıp düzeltmekle başlayalım. Unutmamalıyız ki atan her kalp düşünen her beyin bir ülke, bir dünya, bir evren…
Biz evrenin bir parçasıyız. Bütünde ne görmek istiyorsanız parçaları ona göre seçmelisiniz. Umarım 2025 çok konuşup boş konuştuğumuz bir yıl değil!!! Çok düşünüp çok değiştiğimiz ve güzelleştirdiğimiz bir yıl olur…
Sevgi…
Huzur…
Saygı
Ve mutluluk dolu yeni bir yıl olması dileğimle sevgi ile kalın.
Bir Yorum Bırakın