İNSANLAR MUTSUZ Sabah otobüste gelirken İnsanların yüzlerine baktım kimi sararmış, yorgun gülmeyi unutmuş… Kimi Karadeniz’de gemileri batmış gibi dünyadan çok uzaklara dalmış… Kimi ’de yaşama sevincini yitirmiş gözleri kırgın, yılgın, paslı, kuşkulu ve geleceğinden korkulu… Birileri koltuk sevdasında milyonları feda ederken birileri borç batağında yarınından endişeli düşüncelerle dolu… Milyonlarca insanın yaşadığı mutsuz umutsuz insanları gördükçe toz pembe tablolar çizenlerin hangi ülkede yaşadıklarını merak ediyorum.

Gerçeklerden uzak saçma sapan haber veren TV ler’de  inandırıcı gelmiyor artık… Vatandaş önceleri markete gitmeye korkuyordu. Şimdi Pazarada gitmeye korkuyor. Kiloların dolaştığı pazar yerlerinde gramlar hâkim olmuş… En utanç verici tarafı da ne biliyor musunuz? Vatandaşımız akşam pazarın kapanma saatinde pazara gitme tercihini yapması... Tercih demiyelim de mecburiyet diyelim. 5-10 kuruş daha ucuz olsun diye dökülmeye ayrılmış ürünleri seçtiklerini görünce insan kendinden utanıyor… Biz bunları hak edecek ne yaptık diyerek sitem ettikleri gözlerine yansıyor.. Vatandaşından bir haber yaşayan büyüklerimiz şu yolu açtık… Şunu bulduk, bunu yaptık, uzaya kaçtık diyerek başka âlemlerde yaşıyorlar… Hayatın gerçeği ise insanların sefalet içerisinde yaşadığı aldığı asgari ücret denilen komik bir rakamla borcuna borç katarak daha da yoksullaştığı… Sadece sözcüklerde kaldığını görüyorum insanı yaşat ki devlet yaşasın sözcüğünün… İnsan yaşayan ölü olmuş borç deryasında her gün gelen zamlar karşısında adeta başı dönmüş ayakta durmakta zorlanıyor artık tabiri caizse… Ne çalışmaktan memnun nede 65 yaşında mezarda emekliliği hayal etmekten… Tek düşüncesi günü nasıl kurtarır çoluğuma çocuğuma bir ekmek nasıl götürürüm elektriği, suyu, doğalgazı, kiramı nasıl öderim olmuş? Halkın arasına inmeyen siyasetçiler maalesef ki her şeyi dört dörtlük sanıyor. Seçimden seçime vaaz vermekle olmuyor bu işler seçim yaklaştı anlaşılan ki birileri çıkıyor asgari ücreti şöyle yapacağım vatandaşa böyle bakacağım açıklaması yapıyorlar. Bırakın artık nutuk vermeyi gerçekleri görün ve halkın arasına inin ki halk nasıl yaşam savaşı veriyor elinizi vicdanınıza koyarak anlayın.