Geleceği görmemiz mümkün değil tabii!
Ama gelen günümüz yaşadığımız günlerden daha mı kötü?
Yoksa ben mi öyle düşünüyorum?
Döviz almış başını nereye gidiyorsa!
Satın almak istediğin ev fiatları her gün kartallar gibi bulutlara yükseliyor.
Kiralar kafasına göre süründürüyor.
Hele doğalgaz…
Hele elektrik…
Hele market fiatları ellerimiz buz tutmuş ürün almak için uzanamıyor.
Yok yok artık yıllar önce kullanılan lüküs lambaları kullanmaya başlayalım.
Kimse yakıttan dolayı özel aracını da kullanmasın artık…
Hep geçmişi özleriz ya!
Telefonları bir kenara bırakalım. Sosyal medya olmazsa ölmeyiz ya! Dershaneler kafeler, gezmeler tozmalar yerinde kalsın.
Hepsini bir tarafa bırakırız ama neredeyse günlük yapılan yağlı köfteyi, malhıtalı köfteyi bir tarafa bırakamayız.
Rabbim ne güzel bir tat vermiş.
Hem en ağır misafirine yapıyorsun köfteni hem de evde çocuklarını, etrafına oturtup simit salça, yağ ve soğanın muhteşem buluşmasıyla ailecek ağırlayabiliyorsun.
Pahalılık yeşilliği de vurdu. (soğan sarımsak, maydanoz, aş otu… ) Olmazsa olmazı olan bol marul ve domatesli salata, buz gibi ayranla harmanlanan köftelik simitin kilosu on tl olur mu yahu?
İki dal maydanoz, soğanı sarımsağı salatası gitmezse yüz tl ni götürüyor.
Pazar günü mangal yaptık diye tavukla avunan vatandaş bırakın tavuğun kanadını, kelebeğine, inciğine yaklaşamıyor artık.
Şimdi pazarın dahi yanından geçilmiyor.
Hem cebimizi hem elimizi hem yüreğimizi yakıyor.
Faturalardaki zamlar geriye çekilsin.
Zaten kuru, yavan günlerini geçiren fakir fukaranın cebine, aşına, ekmeğine yağlı köftesine göz dikilmesin.
Faturaları geriye çekin.
Pahalılığa engel olun.
Kalın sağlıcakla…