DOĞDUM YAŞADIM ÖLDÜM

DOĞDUM YAŞADIM ÖLDÜM
Son yılların trendi, mumlarla süslenmiş pasta ve marifetli ellerle yapılmış sunuma hazır mükemmel lezzetler…
Boy boy fotoğraflar altına yazılmış güzel dilekler temenniler…
Önceleri sadece küçük çocuklar mutlu olsun diye alınan pasta börekler şimdi her yaş için moda oldu.
Artık her evde yaşlısı genci ile doğum gününü özelleştirdik.
Koşuşturmada aklıma gelmeyen doğum günümü sosyal medya hatırlattı.
Benimle birlikte sayfamdaki tüm takipçilerimde gördü. Doğrusu
dualar temenniler, güzel sözler ruhumu okşadı.
Asıl mesele şu..
Bir yaş daha büyüdüm, yaşlandım. Büyüklerimizin hep söylediği bende derin anlamlar uyandıran, “Allah yaş büyüklüğü versin” sözü geliyor aklıma… Sorumluluğu ağır yükü çoktur yaş büyüklüğünün.
Dönüp koca yıla bakmalı acaba pastalarla böreklerle kutladığımız yılımız terazinin hangi kefesinde diye.
Sevdiklerinin hatırlatması varlığın için mutlu olmaları senin için hediyeler almaları gününe anlam katmaları elbette paha biçilemez.
Önemli olan gün boyu tebriklerle kutlamalarla geçtikten sonra yalnız kaldığınızda tıpkı Alemlere Rahmet Peygamberimizin (SAV) yaptığı gibi kendimizi koca yıl için mizana çekebiliyor muyuz?
Geçen yılı düşünüp göz yaşı döküyor muyuz?
Allah’ın emri ile doğduğumuz andan itibaren her geçen gün sona bir adım daha yaklaştığımızı hayat denilen heybemize neler doldurduğumuzu doldurduğumuzun yük mü yoksa bizim kendimize topladığımız hediyeler mi olduğunu düşünebiliyor muyuz?
Hayat işte doğarken habersiz geldik. Giderken bi haber gidiyoruz.

Üç kelimeyle DOĞDUM, YAŞADIM ÖLDÜM…
Var mı ötesi?